HABER ARŞİVİ    |    GÜNCEL    |    ÖZEL HABER    |    SİYASET    |    KÜLTÜR SANAT    |    EKONOMİ    |    FOTOHABER    |    SPOR
 
 
Ahmet Tekniker Yazdfı.


23 Ekim 2011 Pazar 14:45

Nedir vatanını sevmek? Nedir vatanseverlik?

 

DOĞRUYA DOĞRU

Ahmet Tekniker

---------------------------------

 

Nedir vatanını sevmek? Nedir vatanseverlik?
 
 (AĞZI OLAN KONUŞUYOR)
 
 Bu ülkede yalnızca Solcular, Devrimciler, ilericiler Demokratlar, dile getiriyor olsa da,Yurtseverlik, yalnızca devrimcilere özgü değildir.
 Yurtsever olmak için Marksist-Leninist olmak gerekmez, mutlaka sosyalizmden yana olmak da gerekmez.
Vicdan taşıyıp, İnsan olmanın anlamını kavramak yetecektir de...
Ama bugün herkesin dilinde ateş almayan bir tabanca gibi, sıradan burjuva politikası uğruna Rant’a ve oya çevirebilmenin telaşıyla,
anlamını yitirmiş, yozlaştırılmış, saygınlığını ve inandırıcılığını yitirmiş bir laf kalabalığına döndürülmüş.
Yurtseverlik sadece bir kavram ve laf olarak dolanmakta dillerde...
 (AĞZI OLAN KONUŞUYOR)
 Emperyalizme ve her türden işbirlikçilere karşı tutarlı, kararlı bir yurtseverliğin, gerçek anlamda yaşam bulması, ne yazık ki, sadece devrimciler tarafından yaşamlarını ortaya koyup inançları uğrunda ölmeyi göze alabilme yürekliliği ve içtenliğinde kendini göstermiş bir siyasal duruştur, Yurtseverlik...
 Yurtseverlik, yurdun bağımsızlığını, halkının özgürlüğünü istemek, İnsanca yaşam hakkının kutsallığı, etkin ve istediği biçimde ifade özgürlüğü kazanmak için koşullar neyi gerektiriyorsa o şekilde savaşıp, gerektiğinde o toprak parçası için canını verebilmektir.
"Nasıl silahını yitiren ordu, orduluk niteliğini yitirirse, yurtseverlik coşkusu taşımayan devrimci de devrimcilik niteliğini yitirir." (Mahir Çayan)
Yani devrimci olmanın temel koşuludur vatan sevgisi.
Bu konuda,Demokratlar, ilerici ve içtenlikli yurdum insanlarının son derece dezavantajlı bir durumda olduğu ortadadır.
Ülkede Solun Olmayışı, yurtseverlikte içtenlikli insanların bir araya gelip akıl ve güç üretebilecekleri bir parti veya oluşumun olmayışı,
Sol tanımın, solcuymuş gibi yapanlarca uzun yıllardır, Ülkeye ve ülke insanına yabancılaşması,
Ülkenin sahipsizleşmesini, Bugünkü basiretsiz, işbirlikçi, gözünü kırpmadan Emperyalizme Biat eden iktidarı ve  ne yaptığından pek haberdar olmayan tufeyli muhalefet’i yaratmış..
Bu boşluk ve solcu aymazlığı, yurttaşın Umut arayışlarını "sağ"da ve Din’in karartılmış Din ve Dinci sahtekarlarda yoğunlaştırmasına ve aramasına yol açmıştır...

Solun bu anlamda kendine ihaneti sorgulanmalıdır da...
Bu düzen elbette sadece Düzülenlerce kırılabilir, kırılmak zorundadır.
Sağcısı, solcu geçineni, Dincisi, işbirlikçisi, Haini, satanı, satılanı, Gemisi, Gemiciği olanı olmayanı, Dinsizi, İmansızı, Ağız birliği etmiş, el birliğiyle vatanı peyderpey satışa çıkarmışlar, Üstelik Yurtseverlik, Atatürkçülük Devrimcilik, Halkçılık  bayrakları gibi yaşamsal değerlerin ardına sığınarak:
Gelin elimizden gelen en yumuşak haliyle yalancı, sahtekarlar diyerek, anlatmaya çalışalım...
 Ey namussuzların, barbarların, işsizlerin, parazit yaşayanların şerrinden korkup, saygınlıklarına halel geleceği endişesi ve korkusuyla, siyasetten ve  kavgadan uzak duranlar....
Biliniz ki sizler, bizler yoksak meydan bunlardadır...
Yurdunuz ne halde, Namussuzlar kadar cesur olmak ve üstünü başını kirletmek için daha ne olması lazım neyi bekliyorsun..
Şimdi değilse ne zaman? 
 Tatlı su Devrimcileri, solcuları, sosyalistleri, Korunaklı, rahat ofislerinizden, Radyo mikrofonlarından, TV’lerde arzı-ı endam edip "bakın ben ne kadar yurtseverim", ben sıramı savdım

işte demekle olmuyor, efendiler, Salon sosyalistleri olmuyor paşalar... Gerçekten ve de hiç kimseyi dışlamadan, Ben bu yurdun yurttaşıyım, Bu memleket bizim diyebilen herkesle,
Türk, Kürt, Arap, Ermeni, Yahudi, Süryani, Alevi, Sünni, Laz, Gürcü, Abaza, Adige (Çerkez) tüm milliyetlerden iyi insanlar.... 
Kendi ulusal tarihlerindeki ilerici, halkçı değerleri sahiplenerek, o "ulusal gururu" günümüze taşıyarak bunu hayatın içinde yaşatmalı ve bu herkesin Canını sonuna kadar acıtan Kan ve gözyaşına sebep olanları da sebeplerini de ortadan kaldırmanın yollarını aramalılar ama mutlaka bulmalılar...
Ölenler, öldürenler öldürülenler hepsi bizim çocuklarımız hepsi için Anneler Kanlı gözyaşları akıtıyor, Ölümleri için atılan çığlıklar aynı, sönen ocaklar, Dullar yetimler, hep aynı.
Ulusun kanayan kanı aynı renk...
Sevgiye, paylaşmaya, dayanışmaya en çok ihtiyacımız olan zamandır....
Bilinmelidir ki Gerçek anlamda Bir Ulusal bağımsızlık mücadelesine ihtiyaç vardır...
Bunun için ölünmesi gerekiyorsa, uzağa Değil Mustafa Kemallere bakmak yeter,
Vietnamlı bir köylü, Amerikan bombaları ülkesini ve köyünü yakıp yıkarken ne diyordu hatırlayalım:
"Benim halkım her zaman buradaydı.

Babam, onun babası ve dedemin babası, geriye sayabildiğimiz kadarıyla hepsi.

Yanki şeytanları, bombaları, mermileri ve tanklarıyla mezarları parçalasa bile, onların kemikleri burada gömülü.

Burada yaşayacağım ve burada savaşacağım.

Yanki bombalarıyla ya da mermileriyle ölürsem en azından kemiklerim atalarımınkiyle aynı toprak parçasında kalacak."
 Bütün Şehitlere Ve bu kirli savaşta hiç suçu olmadan ölenlere öldürülenlere Rahmet olsun...  

Veeee Son Olsun...

                                 Ahmet Tekniker

 

ahmet_tekniker@hotmail.com





 
  HABER ARA
 
 
  
  FLAŞ HABER
  EN ÇOK OKUNAN
  • Bu Ay
  • Bu Hafta
  • Dün
  • Bugün
 
  SOSYAL MEDYA

 




 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE GÜNCEL HABERLER SİYASET HABERLERİ SPOR HABERLERİ GİZLİLİK İLKELERİ

 

fotohaber.net | İnternet Gazetesi | Resmi Web Sitesi | Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
fotohaber.net © Copyright 2005-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA