Cumhur İttifakı üyelerini Mersin’in geleceği için kendi hür iradeleriyle oy kullanmaya çağıran Başkan Seçer, “Cumhur İttifakı’nın ikbali ve istikbali için Mersin’i feda etmeyin” diye konuştu. Seçer, “İhtiyacım olmayan parayı niye ben isteyip durayım? Yani balya balya masanın üstüne koyacağız, bak ne güzel paramız var diye belediyenin odasında oturup izleyecek miyiz? Borç yiyen kendi kesesinden yer, bunu bilmeyecek kadar cahil insanlar değiliz” diye konuştu.
Metroya karşı çıkan Akdeniz Belediye Başkanı ve Meclis Üyesi Mustafa Gültak’a da yanıt veren Seçer, “Sayın Gültak eleştirecek birini arıyorsa Ulaştırma Bakanı’nı arayacak. Raylı Sistemler Daire Başkanlığı’ndan bunun onayı alınmış. Sayın Cumhurbaşkanı’nı arayacak, 2019 yılında yatırım programına alan Sayın Cumhurbaşkanı” dedi.
MERSİN/ (FOTOĞRAFLI-GÖRÜNTÜLÜ)
Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi Aralık Ayı Toplantısı Birinci Birleşimi’nde Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Mersin’in ihtiyacı olan yatırımlar için belediye meclisinden 250 milyon liralık borçlanma yetkisi talep etti. 32 Meclis üyesinin kabul oyu verdiği borçlanma teklifini, Cumhur İttifakı üyeleri 36 oyla yeniden reddetti.
“Mali disiplini kılı kırk yararak sağladık”
Başkan Seçer, Mersin’in ihtiyaç duyduğu yatırımlar için bankalardan kullanılacak 250 milyon liralık borçlanma yetkisinin ancak 175 milyon TL’sini kullanabileceklerini söyledi. Seçer, oylama öncesi borçlanma yetkisi verilmemesi durumunda 450 milyon lira civarı bir borcun 2021’e devredileceğini belirterek, “Yol yapabilmem, çiftçiye sulama borusu yardımı yapabilmem, fide yardımı yapabilmem, hayvancılık projesini devam ettirebilmem, engelliye, özel bireylerimize katkı sunabilmek, sosyal yardımlar yapabilmek, sosyal projelerimizi gerçekleştirebilmek, kültür projelerimizi gerçekleştirmek. Aklınıza ne geliyorsa. Bu 36.5 milyon lira ile yapma sınırı içerisindeyim. Hani elimiz çok bol değil. Çok önemli bir şey anlatıyorum. Bir mali disiplini sağlamaktan bahsediyorum. Bunu kılı kırk yararak yaptık. Bunu anlatmaya çalışıyorum. Şu anda bana borçlanma yetkisi vermemek demek elimi kolumu bağlamak demek. Kentin rahatsız olması demek. Hareket alanımın daralması demek” dedi.
“Vatandaşlarıma hizmet sözü verdim”
Başkan Seçer, israfta geçit vermediklerini ve aldıkları kararlarda dengeli bir yol izlediklerini söyledi. Belediye başkanlığı ve meclis üyeliği koltuklarının kalıcı olduğunu, bu sebeple siyasi değil, Mersin’in geleceği adına kararlar alınması gerektiğini vurgulayan Seçer, şunları söyledi:
“İşimiz çok, Mersin önemli bir kent. Coğrafyası geniş. Hizmet maliyeti farklı coğrafyalardaki Büyükşehir’lere göre birim olarak daha yüksek bir kent. Ama şansımız, güçlü bir kentiz, güzel bir kentiz, çalışan, üreten, bereketli bir kentiz. Dengeli gidiyoruz, ne yaptığımızı biliyoruz, 5 düşünüp 1 karar veriyoruz. İsrafa geçit vermiyoruz. Bu samimiyetimize inanın. Sizden borçlanma yetkisi isterken, yürüdüğümüz bu yolda siyasi değerlendirmelerden uzak karar verirsek, Mersin’in gelişmesine hepimiz katkı sunmuş oluruz. Mersin iyi noktalara gelir. Biz bugün varız, yarın olmayabiliriz. Biz baki değiliz, bu koltuklar baki. Kim gelirse gelsin burada herkes hizmet sözü vererek o yurttaşa hizmet sözü vererek buralara geliyor. Ben de vatandaşlarıma hizmet sözü verdim. Hizmet etmeye çalışıyorum.”
“Mersin’i meclis değil bir partinin il başkanı yönetiyorsa vay demokrasimizin geldiği noktaya”
Plan ve Bütçe Komisyonu üyelerini borçlanmaya neden ret oyu verdikleri konusunda Meclis’i bilgilendirmeye davet eden Başkan Seçer, şöyle devam etti:
“Eğer bu konu açıkta kalırsa, o zaman şöyle düşünüyor insanlar; Mersin Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nde oylar Mersin’in selameti, Mersin’in geleceği, Mersin’in menfaatlerine göre değil, her siyasi partinin kendi içerisindeki yaptığı değerlendirmeler sonucu, siyasi değerlendirmeler sonucu, burası çok önemli, kararlar alınıyor ve mecliste uygulanıyor. Bunu ben söylemedim. Geçtiğimiz mecliste Sayın Topkara söyledi. Şöyle dedi; ‘Siz bana çok yükleniyorsunuz. Ben burada her söylediğim benim fikrim değildir. Benim Grup Başkanım var. İl Başkanımdır. Ben onun aldığı kararlar doğrultusunda konuşuyorum’ dedi. Şimdi bu çok tehlikeli bir söylem. Bunun altını çizmek lazım. Yani Mersin’i Büyükşehir Belediye Başkanı değil, Mersin’i Mersin Büyükşehir Belediyesi meclisi değil, bir partinin il başkanı yönetiyorsa vay demokrasimizin geldiği noktaya derim. Onun söylediği söz olduğu için ben bu konuyu açmak zorunda kaldım. Dolayısıyla burada Cumhur İttifakı içerisindeki özellikle AK Partili meclis üyelerinin dikkatini çekmesini isterim. Onlar çok daha şu anda önemli bir kritik eşikteler. Türkiye’de Cumhur İttifakı’nın ikbali ve istikbali için Mersin’i feda etmeyin. Buradan da AK Partili üyelere bir mesaj olsun. Tekrarlıyorum, Türkiye genelindeki Cumhur İttifakı’nın ikbali ve istikbali için Mersin’in geleceğini feda etmeyin. Ankara’dan bağımsız siyaset yapalım.”
“İlkokul çocukları gibi tavır göstermek ne meclise ne Mersin’e ne de siyasete yaraşır”
Meclis Üyesi Mehmet Topkara, Başkan Seçer’i suçlayarak, “Siz bu olayları kaşıyorsunuz belli. Yani burada bir tahrik var, konuyu saptırma var” dedi. Kendisinin değil Topkara’nın açıklamalarıyla Mersin halkıyla alay ettiğini ifade eden Seçer, “Borçlanma konuşulurken orta sıralardan ‘haydi oylamaya geç’ diye gülücükler falan geldi. Bu çok şık bir hareket değil. Bir meclis üyesine yakışmaz. Hele o meclis üyesi belediye başkanıysa hiç yakışmaz. Ciddi bir konu konuşuluyor. Burada belediye başkanının gırtlağı yırtılmış. Bir saattir bir şey anlatmaya çalışıyorum. İlkokul çocukları gibi tavır göstermek ne meclise ne Mersin’e ne de siyasete yaraşır. Efendim tahrik etme. Tahrik olmayın siyaset yapıyoruz. Şu anda çoğunluk sizde onun verdiği güçle konuşuyorsunuz. Mecliste çoğunluğunuz olmasa şu anda mevcudunuzun yüzde 50’si burada olmazdı” diye konuştu.
“Parayı balya balya masanın üstüne koyup, izleyecek miyiz?”
MHP’li Meclis Üyesi Mahmut Tat, Büyükşehir Belediyesi’nin bugüne kadar mevcut kaynaklarıyla projelerini yürüttüğünü belirterek, “Belediye bütün bu kaynaklara gücünü buluyor ise yatırıma da gücünü bulacaktır. O münasebetle de Cumhur İttifakı olarak böyle bir rakamın şu aşamada kredi olarak kullanılmasını uygun bulmadık” dedi. Başkan Seçer ise “Ben ne yapacağım bu parayı. İhtiyacım olmayan parayı niye ben isteyip durayım? Yani balya balya masanın üstüne koyacağız, belediyenin odasında oturup izleyecek miyiz? Bak ne güzel paramız var. Borç yiyen kendi kesesinden yer, bunu bilmeyecek kadar cahil insanlar değiliz” diye konuştu.
“Ben Mersin’i faizcilere mi teslim edeceğim?”
Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin projelerini ve aldıkları kararları ne yaptıklarını bilerek hayata geçirdiklerini vurgulayan Seçer, “Burada alacağınız karar tamamen siyasi bir karar. Mersin halkını hiç kandırmaya gerek yok. Bana hesap, kitap, faiz oranı… Ben faiz ödeme meraklısı mıyım? Ben Mersin’i faizcilere mi teslim edeceğim? Böyle saçma bir şey mi olur? Ben yatırımdan bahsediyorum, yoldan bahsediyorum, kaldırımdan bahsediyorum, fakirden fukaradan bahsediyorum, sinekle mücadeleden bahsediyorum, yeni otobüs alımından bahsediyorum. 170 milyon lirasını ödeyeceğim. Yapmayın arkadaşlar. Birbirimizi kandırmayalım. Söz almak için söz almayın. Halk sizi izliyor. Halk ahmak falan değil. Kusura bakmayın siz engelliyorsunuz. Belediyemizi engelliyorsunuz. Biz size bunu yapmadık. Akdeniz'de yapmadık. Çoğunluğu bulamadığınız hiçbir yerde yapmadık. Dürüst olalım” diye konuştu.
Akdeniz Belediye Başkanı ve Meclis Üyesi Mustafa Gültak, metroya karşı çıktıklarını belirterek, “Ben çünkü metronun doğru bir proje olduğuna inanmıyorum. Bizim grup da inanmıyor, kimse inanmıyor” dedi. Başkan Seçer ise buna karşılık olarak, “Sayın Gültak eleştirecek birini arıyorsa Ulaştırma Bakanı’nı arayacak. Raylı Sistemler Daire Başkanlığı’ndan bunun onayı alınmış. Sayın Cumhurbaşkanı’nı arayacak, 2019 yılında yatırım programına alan Sayın Cumhurbaşkanı” diye konuştu.