|
Fatih Şahin’in Kaleminden; Gazeteci kimdir?
|
|
10 Şubat 2022 Perşembe 01:29
Bu memleket doğru söyleyen, ama doğru yaşamayan çok gazeteci gördü...
|
|
Gazeteci kimdir? Sorusunun karşılığı sadece haber yapan olmadığını anlatan iki kişi tanıdım.
Biri sevgili ağabeyim, üstadımız, duayenimiz Ziya Keskinışık ağabeyim.
Hasta olmasına rağmen, hala elinde fotoğraf makinesi, her gün bize kentle- ülkemizle ilgili haberler veriyor, fotoğraflar paylaşıyor.
Ne mukaddes bir sorumluluk.
Saygı ve sevgiyle eğiliyorum önünde.
Diğeri; yine Adana basının ağabeyi, duayeni Kurtar Çakın.
Ben Sabah Gazetesi’nde çalışmaya başladığımda adı saygı ve sevgiyle anılan efsane bir gazeteci.
Yansımasını bugün sevgili oğlu Kurtul Çakın’da görüyoruz.
Ne mutlu!
Çünkü! Gazetecilik başka bir anlam kazandı günümüzde, gazetecilik ayrı, habercilik ayrı.
Bugün, sosyal medya sayesinde herkes gazeteci. Pardon; haberci!
Ama gazetecilik apayrı bir şey.
Belki çok daha fazladır.
Hayat biçimi, ya da felsefedir.
O nedenle ben iki kişiyi biliyorum şimdilik!
Bu mesleğe çocukken, ‘yazıyoor, yazıyoooor’ diye başlasam da,
Gazeteciliğin tanımı yapılırken, yazılmayan ama gazeteciliğin göbeğinde olan tanımlar, kurallar, kaideler, yani olmazsa olmazlar vardır.
Doğru ve dürüst gazeteci; toplumun örnek aldığı bir kimlik olunca, sadece yaptığı habere bakılmaz…
Çünkü bu memleket doğru söyleyen, ama doğru yaşamayan çok gazeteci gördü.
Bugün vatandaş haklı bir çelişkiye düştü ve bocaladı.
Bugünkü yozlaşmanın sebeplerinden biridir belki.
Kim gazeteci kim değil sorusu magazinleşti günümüzde.
O nedenle; gazetecilik, sadece haber yapmakla olunmaz.
Toplum seni örnek aldığı sürece, kılığına, kıyafetine, tavrına, diline; yani yaşam biçimine dikkat edeceksin.
Çünkü şöyle bir algı var bizim toplumumuz da.
Eğer gazeteciysen! En doğru seçimi sen yapıyorsundur.
Örnek; bir caddede 5 lokanta, 5 berber, 5 terzi; vs. Ne varsa, ve gazeteci hangisine gidiyorsa, vatandaşta, sana güvenerek, izlediğin yolu izler.
Hangi lokantaya, hangi berbere, hangi terziye gidiyorsan ona gider.
Kutsallığı da buradadır işte.
Ben bu kurallara uymaya çalışıyorum.
Ama sevgili ağabeyim, camiamızın duayeni Ziya Keskinışık ve Adana basınının duayeni ve ağabeyi Kurtar Çakın.
Duayen Gazeteciliklerini ayrı tutuyorum, kılık, kıyafet, tavır ve kullandıkları dil’in yanından geçemeyiz.
Bazan şaşırıyorum ve içimden düşünüyorum.
Bunca yıl bu meslek için nasıl böyle yaşadınız, yada katlandınız diye…
Sonra kendim cevaplıyorum; bu mesleğin sorumluluğu öyle ağır ki! Geriye dönüp baktığınızda, peşinizden sizi izleyenlere baktığınızda anlayabilirsiniz.
Bu sorumluluğu bir haber yaparak ödeyemezsin.
O yüzden ‘gazeteci olunmaz, gazeteci doğulur’ lafı ağırdır ve doğrudur.
Herkes kaldıramaz!
Yaşam biçimidir gazetecilik.
Yine ahkam kestiğimi düşüne bilirsiniz…
Ama Türk Basınının bu yiğit, fedakar insanlarının bu özverilerini görmezden gelerek yapacağımız gazetecilik çok eksik kalır.
“Ben haberimi yapar, keyfime bakarım” diyemezsiniz.
Ama bu günlerde haberciliğin tarifini yapmak zor.
Çünkü sosyal medya sayesinde herkes haberci oldu.
Bir şekilde herkes (kendi!) kesimine, kendi haberciliğini yapıyor.
Ama bağımsız, tarafsız, toplum gazetecisi bulmak samanlıkta iğne aramak gibi.
O yüzden mutlaka, ama mutlaka gazeteciliği hayat biçimi edinmiş kişileri, izlemek, anlamak, anlatmak, yaşamak gerekir bu mesleği yaşatmak için.
Üstteki foto benim için büyük bir anlam taşıyor.
Bir gün sizler gibi iz bırakabilirsem ne mutlu bana…
İyi ki varsınız.. İyi ki tanımışım… Ömrünüz uzun ve bahtiyar olsun..
|
|
|
|
FLAŞ HABER |
|
EN ÇOK OKUNAN |
SOSYAL MEDYA |
|