Sayın kemal Kılıçdaroğlu

CHP genel Başkanı

         Geçtiğimiz günlerde basında yer alan haberlere göre Mersin Büyükşehir Belediye Başkanınız  M.Özcan’ı çalışmalarından dolayı takdir ettiğiniz ve o nedenle de yemekte sağ tarafınızdaki sandalye ye onu oturttuğunuz haberleri yer almıştı.

         Sayın Kılıçdaroğlu.

         Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı M. Özcan 15 Şubat 1999’da Öcalan’ın yakalanması sonucu arkasına büyük bir halk desteği alan DSP yerel seçimlerden başarı ile çıkınca o sayede M.Özcan’da Mersin Büyük şehir Belediye Başkanı olma şansı elde etmişti (?).  

         Anımsanacağı gibi, yerel seçimlerden yaklaşık 30 ay sonra da DSP’de Genel başkan Ecevit’in sağlık sorunları yönetim krizine neden olmuş ve bunu bir takım istifalar takip etmiş, neticede İsmail Cem, Kemal Derviş, Hüsamettin Özkan ve İstemihan Talay’ın ’ın önderliğini yaptığı yeni bir oluşumla İsmail Cem’in genel Başkanlığında kısa adı YTP Olan Yeni Türkiye Partisini kurulmuştu.

         Sayın Kılıçdaroğlu ;

         Bu yaşanılan süreçte en ilginç olay ise aynı gün M.Özcan ve bugün yine yanında olan üç, beş kişide aynı gün DSP’den istifa ederek YTP’ye katıldıklarını geniş kapsamlı bir basın toplantısı ile ilan etmeleriydi.

         Ancak ;

         YTP’yi 1. parti yapacağı beklentisi içinde olan kemal Derviş’in partiye katılmayacağını açıklaması YTP’nin hızla düşüşe geçip CHP’nin oy oranını yükseldiği anlaşılınca M.Özcan bu kez de  müthiş bir manevra ile YTP’den istifa ederek CHP’ye kabul edilebilmenin yollarını aramaya başlamış, CHP genel merkezinin bitirilmeye çalışıldığı günlerde Ankara’yı su yolu yapması sonucu CHP’li olabilmiş ve böylelikle bir dönemde üç parti üyesi olma başarısını gösteren ilk belediye başkanı unvanını elde etmiştir.

         Sayın Genel Kılıçdaroğlu.

         Hizmetlerini takdir ettiğiniz mersin Büyükşehir Belediye Başkanınız M.Özcan’ın yönetim anlayışını ve nasıl bir belediye başkanı olduğunu kendisinin verdiği bilgiden değil, Belediyeye uğramayın talimatı ile tayin edeceğiniz müfettişler sayesinde öğrenmeniz daha doğru olacaktır.

         Örneğin, Emin Ucuz ve Abdi Kurt beylerin kim olduklarını, siyasi kimliklerini ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanınız M.Özcan ile ilişkilerini de sorgulatabilirsiniz.  

         Sayın Kılıçdaroğlu.

         Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin muhtelif yerlerde yağmur suyu hattı yapımı ve ıslahı işini hangi müteahhitlik firması ve taşerona yaptırıldığını ve muhtelif yerlerde yağmur suyu hattı yapımı ve ıslahı işini alan firmaya, ikinci bir ihaleye gidilmeden yüzde 91.50 keşif artışı ile Mezitli Sahil Yolu peyzaj işini de aynı firmaya vermesi şikayet konusu olmuş ve şikayetler sonunda Kamu İhale Kurulu 2006 yılındaki toplantısında Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin ‘Mezitli Sahil Yolu Dolgu ve Peyzaj Çalışması İşi’ ihalesinde yolsuzluk yapıldığını tespit etmiş ve Mersin Büyükşehir Belediyesini 4,5 milyon liralık usulsüz işlem yapıldığına karar vermişti.

         Ancak sorumluların yargılanmasına olur diyecek olan dönemin İçişleri Bakanı Abdulkadir Aksu ise Mersin Büyükşehir Belediyesi sorumlularının yargılanmasına nedense “ONAY” vermemiş ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı ve sorumluları bu sayede yargılanmaktan kurtulmuşlardı. Bendeniz ise o günlerde bu konuyu belgeleriyle size intikal ettirmiş ve siz verdiğiniz cevapta “ yolsuzluğa bulaşmış kim olursa olsun gözünün yaşlına bakılmayacak” demiştiniz.

Sayın Kılıçdaroğlu.

Abbas Güçlü’nün konuğu olarak Mersin’e geldiğinizde bir soruyu yanıtlarken, bu güne kadar kişisel hakaret içerdiği için sadece bir gazeteci hakkında dava açtığınızı belirtmiştiniz.

         Basın özgürlüğüne verdiğiniz değeri ortaya koyan bu davranışınıza karşın Mersin Büyükşehir Belediye Başkanınızın basın özgürlüğü konusunda bir rekor sahip olduğunu da sanırım bilmiyorsunuzdur.

         Sizin sık,sık özgür basın karşıtı olmakla suçladığınız Başbakan RTE bu güne kadar 36 gazeteci hakkında dava açtığını belirtmesine karşın, Mersin Büyükşehir belediye Başkanınız M:Özcan Mersin’li  gazetecilere 87 dava açarak başbakanın rekorunu ikiye katlamıştır. Bu anlayışı ile maalesef CHP’li bir Büyükşehir Belediye Başkanın basın özgürlüğünü nasıl anladığını da koymaktadır.

         Sayın Kılıçdaroğlu.

         Mersin Büyükşehir Belediye Başkanınız M.Özcan bu güne kadar sergilediği anti sosyal tavrıyla da  büyük eleştiri alırken, AKP’nin Belediye ye yönelik haksız eleştirilerine ve kentin geleceğine yönelik nükleer santral savına karşın bir tek karşı söyleminin olmaması, yerine başkalarına açıklama yaptırması manidar bulunarak eleştirilirken Mersin halkının, özellikle CHP’lilerin “acaba M.özcan AKP’lileri kırmamaya özen mi gösteriyor” şeklinde yorumlara neden olmaktadır.

         Sayın Kılıçdaroğlu.

         Mersin’i  spor kenti yaptık dediği ve kendi adını verdiği M.Özcan Spor tesisleri en çok düğün törenlerinin yapıldığı yer olurken, Mersin kongreler kenti olacak diye yaptığı kongre merkezi havuzunun su bile tutmadığı gibi bu güne kadar ikinci bir kongreye ev sahipliği yapmamıştır.

         Mersin’e turizm kimliği kazandıracak şeref projem diye yaptığı aqua-park izinsiz ve kural dişi yapımı ile bir yıldır atıl durumda bulunmaktadır.

         Muhalefet yerine eski CHP’li Belediye başkanlarını eleştirme alışkanlığındaki mersin Büyükşehir Belediye Başkanınız M.Özcan’ı aday göstermeniz halinde benim gibi CHP’ye oy vermeyecek Mersin’li sayısı her geçen gün artarak çoğalırken Mersin’i kaybetmemek adına lütfen erken karar vermeyiniz. Lütfen yeni arayışlar içinde olunuz. 17.09.2012

Saygılarımla.

                                                               Ziya Keskinışık