MTSO Meclis Başkanı Mahmut Arslan, Yönetim Kurulu Başkanı Şerafettin Aşut ve Yönetim Kurulu üyeleri ile Meclis Üyeleri, 132’inci kuruluş yılı dolayısıyla Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen törende bir araya geldi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından, günün anlamına ilişkin konuşmayı Meclis Başkanı Mahmut Arslan yaptı.
“Gelen her yöneticimiz bir tuğla koyarak MTSO’yu yükseltti”
MTSO, 1886 yılında kurulduğunda Türkiye’de sadece İstanbul’da ve Tarsus’ta ticaret ve sanayi odası bulunduğunu belirten Mahmut Arslan, Karadeniz’de de bir ticaret odası olduğunu söyledi. MTSO’nun bu kadar eski bir kuruluş olmayla iftihar ettiğini vurgulayan Arslan, “Bundan 132 yıl önce 18 Aralık’ta Hasip Bey başkanlığında ve beraberinde 4 yönetim kurulu üyesi ticaret ve sanayi odasını kurdular. O dönemden sonra her gelen yöneticimiz MTSO üzerine bir tuğla koyarak gittikçe yükselttiler. Geçmiş dönem mecliste ve yönetimde olan herkese ve çalışanlara minnet duygularımızı sunuyorum. Ayrıca geçmiş dönem meclis ve yönetim kurulu başkanlarımızı da minnetle anıyorum” dedi.
“Gücümüzü üyelerimizden alıyoruz. Mersin’de 422 bin istihdam sağlıyoruz”
MTSO’nun, bugüne kadar Mersin’e çok şey kazandırdığını, bundan sonra da kazandıracağı daha nice şey olduğunu dile getiren Arslan, zaman zaman basında kendini bilmez, bilgi sahibi olmayan bazı kişilerin meclisi ve yönetimi suçladıklarını öne sürerek, odanın çalışmalarından örnekler verdi. Mersin’de 50’ye yakın sivil toplum kuruluşu olduğunu, MTSO’nun da bunlardan hiçbir farkı olmadığını ifade eden Arslan, “Ama biz gücümüzü üyelerimizden alıyoruz. Bizim 20 bin civarı üyemiz var. Bunun 17 bini faal. 422 bin istihdam sağlıyoruz. Bunlar az değil. Böyle bir STK’ya minnet duyulması lazımken eleştiriliyoruz. Elbette eleştiri her zaman olacak, demokrasilerin vazgeçilmez unsurlarından biri. Eğer eleştiriye tahammül edemezsek biz demokrat değiliz demektir. Onun için bu eleştirileri o kadar abartmamak lazım” diye konuştu.
1980’lende dönemin Başbakanı Turgut Özal’ın, Mersin’e geldiğinde ‘Mersin’i serbest şehir yapacağım’ dediğini anımsatan Arslan, “Biz bunu yanlış anladık. Dubai gibi buraya pasaportla gireceğiz, herkesin hayatı kurtulacak diye düşündük. Tüm güneydoğu buraya nüfusunu getirdi. Sonra da Mersin’in en büyük sorunu göç dendi. Göç hiçbir ülkede sorun değildir, bereket getirir. Amerika’yı, Almanya’yı büyüten göçtür. Fransa niye geri kaldı? O kadar göç almadı. Suriyelilerden şikayet edenler, fazla bilgisi olmayanlardır. Ama bizim gibi sanayiciler şunu gördü; işsizlik var deniyor, evet var kabul ediyorum ama biz çalıştıracak işçi bulamıyoruz. İşsiz olanların hepsi masa başı iş istiyor. Bu da Türkiye’nin çarpık eğitiminden oluyor. Çarpık eğitim insanı masa başına yöneltiyor. Halbuki o çocukları alıp sanat okullarında ve diğer meslek okullarında yetiştirerek hem sanayiye hem terzi, boyacı gibi alanlara kazandırmamız lazım. Bizim bir görevimiz de bu” ifadelerini kullandı.
Mersin sanayileşemedi”
MTSO’nun, Mersin Serbest Bölgesi’ne çok büyük destek vererek bugünkü haline getirdiğinin altını çizen Arslan, Organize Sanayi Bölgesi’ne MTSO’nun katkısının ise çok çok yüksek olduğunu söyledi. Mersin’in eskiden güneyin, Ortadoğu’nun göz bebeği olduğunu dile getiren Arslan, “Beyrut’tan sonra Mersin olacağını düşünüyorduk ama olmadı. Niye olmadı? Çünkü sanayileşemedi. Mersin’de OSB çok geç kuruldu. Antep niye sanayileşti? Çünkü orada şu anda sayısız OSB var ve ölçüsü yok. Manisa’ya gidiyorsunuz, sadece bir markanın kurduğu yer bile 2-3 bin dönüm arazi. Bizim organize sanayimiz zaten 2-3 bin dönüm. Böyle organize sanayi olmaz. Olmadığı için de Mersin geri kaldı. Ama şimdi bakanımız mega OSB kuracaklarını açıkladı. 1980’lerde Çin’e gittiğimde mega OSB’ler kurduklarını gördüm. Müthiş büyük binalar, sanayi fabrikaları vardı. Gelişmek isteyen ABD firmalarının hepsi oraya geldi. İşte mega OSB’nin Çin’e kazandırdığı bu. Mersin’de de böyle bir mega OSB kurulursa, ki bakan sözünü verdi, inşallah kısa zamanda olur” şeklinde konuştu.
“Mersin’in tuhaf bir kaderi var”
‘Mersin’in tuhaf bir kadersizliği var” diyerek, Mersin’de bir türlü bitirilemeyen yatırımlara dikkat çeken Arslan, şunları söyledi: “Havaalanının bitmesi gerekiyordu, bitmedi. Çünkü ihaleyi alan kişi çok ucuz fiyata aldı, yüzde 20’sini yaptı, bıraktı gitti. Şimdi devlet yapıyor, bitmesi garanti. D 400 karayolu üzerindeki çalışma da hala bitmedi. Bakana, ‘bu da havaalanı gibi olabilir’ dedim. O da çok düşük kırımla almış. Şu ana kadar biten bir şey görmedim. Burada bakanın kabahati yok. Çok düşük fiyat verdiği için ihaleyi veriyorlar. Mersin, böyle kötü bir fiyatla alınma talihsizliğini yaşıyor.”
MTSO’nun ayrıca OSB genişleme alanları, 3 bölge kurulmasıyla ilgili çalışmaları olduğunu belirten Arslan, sözlerini şöyle tamamladı: “Bunların dışında okullar kuruldu. Tıp fakültesine hastane yapıldı, sağlık ocakları, karakollar yapıldı. Bunlar yaptıklarımız. Şimdi beklentilerimiz nedir? 1/100 binlik plan çıktı. Herkesin beklentisiydi, nihayet oldu. Ama 1 yıl oldu bir şey yok. Belediyelerimiz 1/5 binlik planlar üzerinde çalışıyorlar, inşallah tamamlanır. Mersin’de narenciye ve bakliyatın, kentin en büyük ihracatı, istihdamı, sanayisi oluyor. Gıda İhtisas Teknoparkı kuruyoruz. Yakın zamanda Alata’yı çok geliştireceğiz. Tarsus’a kurulacak Gıda İhtisas OSB’den sonra Alata’ya başlayacağız. Serbest Bölgenin genişleme alanı üzerinde de çalışıyoruz. 132’inci yıl hepimiz için kutlu olsun.”