TARTAR; TÜRK İSLAM ALEMİNE İNŞALLAH HAYIRLARA VESİLE OLUR

İftar yemeğinin ardından okunan Kur’an-ı Kerim ve sonrasında edilen yemek duasından sonra MHP Mersin İl Başkan Yardımcısı Ali Tartar, ramazan ayının Türk İslam Alemine hayırlara vesile olmasını diledi. Tartar, “ Saygılarımı ve sevgilerimi sunuyorum. Rahmeti ve Marifeti bol olan bu ayın, Türk İslam Alemine inşallah hayırlı olur. Hayırlı olmasını yüce Rabbimden diliyorum. Hepinize tekrar hoş geldin diyorum, saygılarımı sunuyorum.”dedi.

ALLAH HEPİNİZDEN RAZI OLSUN

MHP Mersin İl Başkanı ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkan A.Adayı Mahmut Tat, eşleri ile birlikte katılan il yöneticilerine hitaben yaptığı konuşmada, Başkan Yardımcısı Ali Tartar’a etkinliği düzenlediği için teşekkür ederek, ülkeyi siyasetin yönettiğini ve ülke yönetimine talip olduklarını söyledi. Başkan Tat, “Bu mücadelede bende varım diyen, yüreğini koyan, tüm fedakarlıkları ömrünün her safhasında tereddütsüz yapan, yapacağım diyen siz değerli dava arkadaşlarıma bir kez daha canı gönülden teşekkür ediyorum.

Özellikle muhterem eşlerinize, bacılarımıza, ablalarımıza, yengelerimize bu teşekkürü biraz daha fazlalaştırılmış haliyle etmek istiyorum. Allah hepinizden razı olsun.

Siyaset zor iş meşakkatli iş, riskli iş, çoluğun çocuğun rızkından, nafakasından bir bölüm ayrılıyor. Hayat yaşantınızdan bir bölüm ayırıyorsunuz, belki tatil yapacaktınız, belki memur saati vardır 8-5 yemekten sonra sahilde eşinizle, çocuklarınızla muhabbet edecektiniz, belki  bundan oldunuz. Bu anlamda dava arkadaşı dediğimiz beyler bize sonsuz destek oluyorsunuz. Bir sabır gösteriyorsunuz. Belki bugüne kadar eşinizden birtakım taleplerinizde olmuş olabilir. Çocukların işiyle olabilir, ailenin ekonomi içyapısıyla ilgili olabilir. Bu konuda öfkenizde olmuş olabilir. Bütün bunlara rağmen bu mücadelede bizle beraber kader birliği, ailece kader birliği yaptığınız için gerçekten samimiyetle ifade ediyorum ne kadar teşekkür etsek azdır. Tekrar tekrar Allah hepinizden razı olsun. Hepinize sağlıklı ömürler versin.”dedi.

BU TOPRAKLARDA YÜZYILLARDIR BASKI ALTINDAYIZ

İnanç konularını iktidara gelebilmek için siyasette kullanmadıklarını belirten Başkan Tat, Türk Milletinin İslam inancını kabul ettikten sonra ilahi nizamın dünyaya hakim olabilmesi için mücadele girdiğini söyledi. Tat, “ Mübarek aydayız tabi ki Cenabı Allahın bize bahşettiği tüm güzelliklerde olduğu gibi yaşadığımız her dakika da kutsaldır değerlidir, hergün de değerlidir ama İslam Alemi’nin kabullendiği 3 aylardan biri olan ramazan da ve diğer tüm ramazanlarda yapmış olduğumuz tüm ibadetlerde; Cenab-ı Allah katında inşallah hayırlara vesile olur kabul görür inşallah. Niyetimiz halis inancımız tam.

Bu anlamda özellikle inanç konularında yaptığımız siyasetle inançlarımızın yıllardır savunduğu bu fikir içersinde birilerinin yaptığı gibi sadece iktidara gelebilmek amacıyla bunu kullanım noktasıyla asla hiç olmadık bundan sonrada olmayacağız. Bu millet İslam inancında öncede vardı, İslam’la daha da bütünleşerek, ilahi nizamın dünyaya hakim olabilmesi için mücadeleye girmiş, yüzyıllarca bu coğrafyada idari nizama ve insanlığa hizmet etmiş bir ecdadın torunlarıyız.

Bugünkü Türkçeye geçiş yaparsak, bulunduğumuz coğrafyada, bu topraklarda yüzyıllardan beri rahat değiliz. Yüzyıllardır baskı altındayız. Yüzyıllardır saldırılara maruz kalıyoruz. Bizi bize hiçbir zaman koymadılar, koymayacaklar. Geçmiş yüzyıllardaki saldırılardan maalesef sonuç alamayınca özellikle dünya da gelişen milli iradenin derin devlet şuuruyla birlikte devlet olma özelliğini tamamlayan batının, kendi menfaatleri doğrultusunda, kendi milli değerler ve dünyaya bakış açılarını siyaset yaparak, dünyayı yönetmeye, dünyayı sömürme duygusu ile hareket etmeye başladılar. İşte o süreçten sonra yüzyıllarca yönettiğimiz, hakim olduğumuz yaşadığımız bu coğrafyada, Cenab-ı Allah’ın bize bahşettiği gerek yer altı, gerek yeryüzü tüm enerji kaynakları ile ilkleri ile bulunduğu coğrafya itibari ile  dünyanın en zengin bölgesi, dünyanın merkezi konumunda ki bu coğrafyayı dünyaya hükmetmek isteyen batı hemen seçmiştir. Ve maalesef önce kendi coğrafyamızda inanç birliği yaptığımız. İnsanlarımızın ihaneti ile daha sonra bağlı olan etnik kökeni farklı milletlerin isyanı ile Anadolu sınırları içerisinde ve en son bildiğiniz gibi Lozan Antlaşması ile bugün Kuvay-ı milliye sınırları içersinde, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni kurmuş bulunuyoruz.”dedi.

İNANÇLARIMIZI DA ORTAYA KOYARAK GÜÇLÜ İKTİDAR OLDULAR

Çok partili sisteme geçtiğimizden bugüne kadar milliyetçi zihniyeti savunan bir devlet yapısını bugüne kadar göremediklerini söyleyen Başkan Tat, AKP hükümetini eleştirdi, gayri milli olduğu iddia etti.  Tat, “Tarihe baktığımız zaman Türk milletini yöneten devlet yapımımızda milliyetçi zihniyeti savunan, milliyetçi düşünce ile  milli menfaatlerimizi koruyacak derin bir devlet yapısının var olduğu maalesef bulamadık, görmedik. Uzun yıllar zaman zaman tek başına koalisyonlarla yönetildik. Üç Dönemdir de bildiğiniz gibi AKP yönetimi ile yönetilmekteyiz.

Başından beri çok net söyledik. Sahip oldukları zihniyet gereği gayri milli dünya görüşüne sahip olan AKP ve yöneticileri, uluslar arası güç kabul edilen ve şuan dünyayı yöneten güç ve desteği ile kurdukları yeni partiye grup oluşturarak girdikleri zaman seçimde, gayri milli tüm kesimlerin desteğini alarak ve bunun yanında özellikle inançlarımızı ortaya koyarak, ekonomik yapılarını daha da iyi yapacağını ifade ederek, Anadolu insanını belli bir çizgide topladılar ve hakketen güçlü bir iktidar oldular.

O günlerde siyasetle çok anlatmaya çalıştık ama maalesef insanımız, ısrarla denemek istedi. Ama bugün ülkenin geldiği noktaya baktığımız zaman özellikle AKP iktidarı 3 konuda çok net ifadeler kullandı.

 Ekonomik hayatınızı 1. sıraya aldılar 2300 dolar civarında ki kişi başına gelirimizin 15-20 bin dolara çıkaracağını, AB’ye tam üyelik içerisinde olacağımızı daha çok üreteceğimizi Türkiye’nin özellikle bölgesinde lider dünyada önemli bir ekonomik yapıya sahip güçlü bir devlet olacağımızı ve milletimizi de refah içerisinde yaşantısını sürdüreceğini ifade ettiler.

2. konu ekonomide ki bu kalkınmışlığın ülke demokratikleşmesinin ve insan haklarına daha çok saygının beraberinde getireceği sosyal yaşantıda ki ülke içerisinde terörün sonlanacağını ve huzur içerisinde ve barış içerisinde bir Türkiye bağış ettiler.

3. önemli konu bugüne kadar, tam ilişki içerisinde olamadığımız çevremizde ki tüm ülkelerle sıfır sorunlu ilişkileri vaat ettiler, ama geldiğimiz noktada hiç detaya girmeden sonuca baktığımızda…. ekonomik olarak inanın, yıllardır karış karış geziyoruz, insanlarımızla köylü, kentli, esnaf, işçi, emekli tüm toplantıları yapıyoruz. Özel ziyaretlerimiz oluyor, Görüşmelerimiz oluyor. Geldiğimiz noktada inanın herkes yarınıyla ilgili kaygı içerisinde dünü arar oldu. Düne göre daha da küçüldü insanlarımız. Düne göre herkes bir şeyini kaybetti. tabi ki de bunun karşılığında birileri de kazandı. Ama kazananlar parmakla sayılacak kadar az.”dedi.

BİZ, TEK BAŞINA İKTİDAR TARAFINDAN, YÖNETİLMİYORUZ

Terörün sıfırlanmadığını belirten Başkan Tat, tam tersine Türkiye’yi dizayn etmeye çalıştığını iddia ederek, hükümete yüklendi. Tat, “ Oysa ki Anadolu insanı tek başına devlet yapısını yönetebilecek bir iktidar olsun, dedi. Beni daha zengin etmesin dedi. Beni kendi topraklarımda kardeşçe yaşayacak şekilde yönetsin dedi. Dış ülkelerle ilişkilerimiz iyi olsun, ürettiklerimizi satalım ticaret merkezi olalım, tarımda, sanayide, turizmde ülkem para kazansın, dedi. Bizde destek verdik. Bizde öyle zannettik. Fakat yaşananlara bakıyoruz dostlar, biz tek başına AKP iktidarı tarafından yönetilmiyoruz. Pkk nın dayatmaları ile güya yetki verdiğimiz hükümet bizi yönetiyor.”dedi.

Partililerden tüm gerçekleri AKP’ye oy vermiş vatandaşlara anlatmalarını isteyen Başkan Tat, Gücü elinde bulunduranların kişiler üzerindeki etkisinin fazla olacağını söyledi. Başkan Tat, “Bildiğiniz gibi sosyal devlet olmamız gereği elinde iktidarı bulunduran insanların son yıllarda sadaka siyasetine muhtaç olan insanlarımıza yaptığı ekonomik yardımları, iaşe yardımlarını biliyorsunuz. Ve vatandaşta şöyle bir algı oluşturdular. Bugüne kadar herkese oy verdik, çok oy verdik, kimse bize bir şey vermedi. Bunlar hiç değilse 500 kilo kömür verdi, 1 paket makarna verdi. Bu seferde bunlara oy vereyim diyorlar.  insanın bir oyunu öyle bir değersiz görüyor ki, oysa ki siz bütün bu zenginlikleri teslim ettiğiniz insana oy veriyorsunuz.

Biri sizden borç para istese, bir dostunuz gelip bana kefil olur musunuz dese, terliyorsunuz, başınızı kaşıyorsunuz. Yok diyeceksinizde nasıl yok diyeceksiniz diye kıvranıyorsunuz, çünkü dostunuz destek istiyor, yardım istiyor.

ÜLKEMİZİN VE ŞEHRİMİZİN ZENGİNLİKLERİNİ

BİR PAKET MAKARNAYA KARŞILIKSIZ VERİYORSUNUZ

Oysa ki gerek şehrin zenginliklerini, gerekse ülkemizin tüm zenginliklerini bir paket makarnaya karşılıksız veriyorsunuz. E şimdi gezdiğimiz yerlerde dostlarımız soruyor paket dağıtmayacak mısınız, ben diyorum asla!.. bugünde dağıtmayacağız yarında. Gerekçelerini anlatıyorum; ama onlar dağıtıyor.

BİZ HEP YANINIZDA OLDUK…

RECEP TAYYİBİ, MACİT’İ HİÇ YANINIZDA GÖRDÜNÜZ MÜ?

Gözünüzü sevdiğim biz iktidar olmadan sizle sohbet ediyoruz, biz hiçbir gücü elimize almadan elimizde ki imkanlarla kendi öz kaynaklarımıza bugüne kadar acımızla tatlımızla iyi veya kötü tam veya eksik yanınızda olduk. Peki onları iktidar olmadan önce Recep Tayyip’i gördünüz mü? AKP’yi temsil eden siyasetçileri ölünde dirinde sıkıntında bugüne kadar hiç gördün mü? Macit’i yanında gördün mü? Reis olmadan önce. Elindeki tüm zenginlikleri teslim ettiğin insanlarla o gücün karşısında; beni eşdeğerde insan olmaya görmeye çalışırsan, bu mümkün değil. Eşyanın tabiatına aykırı parasal güçle, onlarla elbette yarışılmaz. Ama inançla bu zenginlikleri onlardan iyi kullanacağımızı ve onlardan toplum hayrına şehrimizin hayrına, insanlarımızın hayrına, dostlarımızın hayrına çok daha iyi kullanacağımızı 5 senede bir kere veya sende bir kere hatırlayıpta makarna, pirinçlerini dağıtmak yerine o ailenin ekonomik yapısını göz önüne alarak, aileye her ay para getirecek şekilde iş hayatımızdaki yatırımlarla istihdam edeceğimiz o aileden bir evlatla aileye para sokacağız. En az mağrur mağdur ailenin hepsine 1 maaş ölçüsünde girdi sağlayacağız. Hedefimiz bu. Belediyecilik anlayışımız da bu.

BİR TANE ÜLKEYE MAL GÖTÜREMİYORUZ

İşte öyle bir iktidarın bugüne kadar bizi getirdiği noktada dostlarımızla geldiğimiz ekonomik yapımızı ülkedeki terörü dış ilişkilerle ülkelerdeki durumumuzu konuşun. Bir tane ülkeye mal götüremiyoruz. İşte işimizde özellikle bölgemizde tarım ağırlıklı yaşantımız var, yönetimde arkadaşlarımız var bu işlerle uğraşan. Ekonomik yapının özellikle yaş sebze ve meyve durumunu biliyorlar. Bölgemiz kim ne derse desin %75-80 e yakın nüfusu tarımla geçinen bir bölgede yaşıyoruz Mersin’de” dedi.

KEŞKE YANILAYDIK YAŞAMAZ OLAYDIK

Büyükşehir yasası ile bölünmüşlüğün yaşanacağını iddia eden Başkan Tat, her şeyin sonu olmadığını söyledi. Tat, “ Bugüne kadar biz ülkenin bölünmüşlüğü konusunu hiç aklımıza bile getirmemiştik. Ama şimdi biz elimizle özellikle büyük şehir yasasıyla 2. Seçimde oluşacak eyalet yapısı ile biz ülkede ki etnik bölgeleri kendi meclisimizden çıkartarak tepside sunmuş olacağız. Yıllardır söylüyoruz 4 parçalı bir kürdistandan bahsettik. Ülkedeki etnik yapının mezhep çatışmasından bahsettik. Bugün yaşıyoruz, keşke yanılaydık, yaşamaz olaydık. Ama her şeyin sonu değil bir oya dahi ihtiyacımız var önümüzde yerel seçimler var. İhtimal odur ki genel seçimle birleştirecekler. Belki de bu seçim ülkenin gelecek açısından önemli kaderi olabilecektir. Ya mevcudiyetin parçalanarak devamına destek vereceğimiz yahutta artık ülkemizin tüm değerlerine sahip çıkarak, kendi milletimin kendi değerlerini menfaatlerini koruyarak ülkeyi yönetecem. Bunun kararını önümüzde ki seçimler verecek.

MERSİN BÜYÜKŞEHRİ MUTLAK SURETLE ALMAMIZ GEREKİYOR

Biz MHP olarak. Gerek Türkiye de, gerek Mersin de olarak aylar süren bir maraton şeklinde seçimlere hazırız. Özellikle Mersin’de ortaya bir iddia koyduk. İddiamız yeni değil, geçmiş yıllara dayalıdır. Mersinde yapılan tüm seçimlerde MHP olarak biz açık ara 1. Parti olduk. Son 2011 de sıkıntılı bir sonuç aldık ama bunu biz ölçü olarak kabul etmiyoruz. Bugün 1 milyon 200 bine yakın oy potansiyeli var Mersin’de. Bunun 600 bini merkezde, 200 küsür bini Tarsus ta. 1.200 oyun kullanımı 1 milyon, 1 milyon 100 olur olmaz. 800, 850 bini, merkezde.

8 İLÇE BELEDİYESİ MHP’DE

Onun için özellikle siz değerli kader birliği yaptığımız aile fertleri olarak, dava arkadaşlarımız olarak sadece adaylarımız olarak değil sadece meclis üyemiz olarak değil hepimiz kendimiz başkan olacakmış gibi çünkü bu konu hepimizin konusu, memleketin konusu, sahiplenmemiz lazım. Özellikle tek başına olur, birleşik olur hiç önemli değil. Ama Mersin Büyükşehri mutlak suretle almamız gerekiyor. MHP olarak bugüne kadar her şeye rağmen bütün baskı ve tehditlere rağmen biz Mersin’de AKP siyasetine karşı direndik. Şuanda AKP nin sadece Aydıncık ve Mut Belediyesi ellerinde. CHP’nin sadece Mezitli ve Yenişehir elinde. Onun dışında ki tüm belediyeler bizim. Geçen dönem il genelinde açık ara önde 1. Partiydik ama yasa çıkmamıştı bugün bu yasa çıktı. Biz o farkı daha da arttırma gayretindeyiz. Bunu yapacak zeminde siyaseti yapıyoruz. Bunu yapacak gücümüz var şuanda kamuoyuna ve tüm arkadaşlarımıza muazzam bir inançlılık var. Alacağız!... Kamu oyunda bize oy vermeyen insanların dahi düşüncesi  “MHP bu dönem alır.” Çok geziyoruz, çok çalışıyoruz. İnanın muazzam bir sempatide var bize karşı, çünkü yıllardır genel siyasette de, yerel siyasettede de ciddi muhalefetlik yaptık. Birilerinin dediğine bakmayın siz ülkenin tüm problemleri ile düşüncemizi yüreklice ortaya koyduk.”dedi.