Raporda nelerin eksik olduğunun ve nükleer atıklarla ilgili Çevre Bakanlığı’nın şirkete hangi önerilerde bulunduğunun kamuoyuna açıklanmasını isteyen Seçer, “Başbakanlık genelgesiyle kamuya ‘her türlü iş ve işlemleri ivedilikle sonuçlandırın’ talimatını unutmadık” dedi. Seçer, iktidarın Suriye’ye yönelik tutumuna karşı Rusya’ya da Akkuyu üzerinden mesaj vermek istediği yönündeki iddiaların da açıklanmasını talep etti.
Seçer, Akkuyu Büyükeceli’de kurulacak nükleer santralindeki ÇED (Çevresel Etki Değerlendirme) sürecinde yaşanan tartışmaları Meclis gündemine getirdi. ÇED Raporunda bazı eksiklerin tespit edildiği ve İnceleme Komisyonu’na sunulmadan şirkete iade edildiğini hatırlatan Seçer, konuyu Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’a sordu.
Bakan Bayraktar’ın cevaplaması talebiyle hazırladığı soru önergesinde “ÇED Raporunda iadeye konu olarak belirlenen eksiklikler nelerdir?” diye soran Seçer, bakanlığın Akkuyu NGS’ye bildirdiği “yorum ve önerilerin” kamuoyuna açıklanmasını istedi.
Nükleer enerji konusunda dünyada hala bir çaresi bulunmayan atıkların bertarafı konusunun önemine dikkati çeken Seçer, “İade edilen ÇED raporunda bu konu yer almış mıdır? Bakanlığınızın bu konudaki değerlendirmesi ve şirketin yaklaşımı nedir?” sorusuna yanıt verilmesini talep etti.
İKTİDAR RUSYA’YA MESAJ MI VERİYOR?
İktidarın Suriye’ye yönelik tutumuna karşı Rusya’ya Akkuyu üzerinden mesaj vermek istediği yönündeki iddiaları da gündeme getiren Seçer, bu iddianın açığa kavuşturulması gerektiğini söyledi. Seçer, şöyle dedi:
“Akkuyu Nükleer Güç Santrali projesindeki gelişmeleri takip ediyoruz. Son olarak şirketin 9 Temmuz’da Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na sunduğu ÇED Raporu’na onay çıkmadığını biliyoruz. Bakanlık, yaklaşık 3 bin sayfadan oluştuğu belirtilen raporu beğenmeyerek, 15 Temmuz’da şirkete iade etti. Yani şirketin raporu 6 günde bakanlıktan veto yedi. Raporda ‘şekil ve içerik bakımından eksiklikler olduğu’ iddiası da ‘Türkiye’nin Rusya’ya Akkuyu üzerinden mesaj vermek istediği’ de kamuoyunda konuşuluyor. Bu iddiaların açığa kavuşturulması lazım. Biz iktidarın nükleer sevdası için neler yaptıklarını biliyoruz. Örneğin, 21 Mart 2012 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan Başbakanlık Genelgesi ile bütün kamu kurumlarına Akkuyu Nükleer Santrali için ‘her türlü iş ve işlemler ivedilikle sonuçlandırılması’ talimatını, ya da yine Akkuyu gibi çevresel etkileri olacak birçok büyük projeyi ÇED’den muaf tutacak yasal düzenlemeyi hayata geçirmelerini unutmadık”
BAYRAKTAR’A SORULAR
Mersin’in turizm potansiyeline bir kez daha vurgu yapan Seçer, asıl olarak bu potansiyelin güçlendirilmesi gerektiğini söyledi. “Bölgemizde istihdam yaratacak en önemli sektörler turizm ve tarımdır. Dolayısıyla, bütün yatırımlarımızı buna göre yapalım” uyarısında bulunan CHP Milletvekilinin Bakan Bayraktar’dan cevaplandırılmasını istediği sorulardan bazıları şöyle:
.ÇED raporunun iadesinde hükümetinizin Suriye’deki mevcut rejim ve yönetimine yönelik tutumu, bunun doğal sonucu olarak Rusya ile bozulan ilişkilerin payı var mıdır? İktidarınızın Akkuyu üzerinden Rusya’ya mesaj vermek istediği iddiası doğru mudur?
.ÇED Raporunda iadeye konu olarak belirlenen eksiklikler nelerdir? Bakanlığınız tarafından Akkuyu NGS’ye bildirilen “yorum ve öneriler” nelerdir?
.Nükleer enerji konusunda dünyada hala bir çaresi bulunmayan atıkların bertarafına ilişkin konu ÇED raporunda yer almış mıdır? Bakanlığınızın bu konudaki değerlendirmesi ve şirketin yaklaşımı nedir?
.İktidarınız nükleer santral gibi çevresel etkileri olacak birçok büyük projeyi ÇED’den muaf tutacak yasal düzenlemeyi hayata geçirmiştir. Bu çerçevede 1993’den önergenin yanıtlandığı tarihe kadar olan dönemde kaç proje hakkında “ÇED Olumsuz” kararı verilmiştir? Sözü edilen düzenleme kapsamına girecek kaç proje girecektir?”