Kazı Başkanı Profesör Doktor Remzi Yağcı bu yıl yapılan kazıların gelecek yıllarda da süreceğini açıkladı. Profesör Dr Remzi Yağcı: “Soli-Pompeipolis kazıları, içinde bulunduğumuz günler itibariyle sona erdi. Bu yıl ki kazıların amacı restore edilen yerin Güney ucunun gerisindeki alanda yeni restorasyon imkanlarını araştırmaktı. Bu amacımızı gerçekleştirdik. Ayrıca bu alanda yer alan Roma dükkanlarında da analitik bir çalışma yaptık ve çok önemli ayrıntılara ulaştık. Bu ayrıntılar arasında ne tür üretimler yapıldığını, şarap zeytinyağı gibi ve depolama imkanlarını,  o dönemle ilgili ayrıntıları açığa çıkarmış olduk. Ayrıca o dönemle ilgili önemli buluntular ele geçirdik. Terra Sigillata adı verilen ve hem Doğu’da hem Batı’da üretilen örnekler ele geçirdik. Bu yapıtların bir kısmını Mersin Müzesi’ne teslim edeceğiz. Yeni restorasyon alanı için çalışmalarımıza önümüzdeki yıl devam edeceğiz.

Mersin Valiliği’ne, özellikle Mezitli Belediyesi’ne bize sağladıkları büyük destek için teşekkür ediyorum. Sadece ödenekle değil, lojistik destekle de her zaman yanımızda oldular, 2013 kazılarını gerçekleşmesini sağladık, teşekkür ediyorum” dedi.

Soli Kazıları’na Desteğimiz Devam Edecek

Mezitli Belediye Başkanı Uğur Yıldırım kazı çalışmalarına her yıl olduğu gibi bu yılda desteklerinin devam ettiğini söyledi. Başkan Yıldırım: “1999 yılında başlayan Soli Kazıları’nın son beş yılını Remzi Yağcı hocamızla ve ekibiyle birlikte geçirdik. Biz de çok şeyler öğrendiğimizi, öğrenmeye devam edeceğimizi artık bu kazılar sayesinde görmeye başladık. Bu yıl da çok az bir personel sayısıyla 7 Ağustos’ta sonlanacak bir kazı dönemi yaşadık. Biraz önce höyükte gördüğümüz yaklaşık 150 parçadan oluşan yeni ortaya çıkarılmış tarihi değeri olan buluntular elde edilmiş ve yarın itibariyle müze müdürlüğüne teslim edilecek. Sanıyorum önümüzdeki yıllarda daha kapsamlı çalışmalara imkan tanıyacak bir yol çizebiliriz. Üniversitemizle, sivil toplum örgütlerimizle, büyük şehir belediyemizle el ele verdiğimizde bu tarihi kentimizin çok daha kolay halkımızla buluşmasını sağlayabiliriz. Böyle bir mutluluğu yaşayabilmenin haklı gururunu da taşıyoruz. Ben hocama ve birlikte görev yaptığı ekip arkadaşlarına ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Temmuz ve Ağustos ayının bu 35-40 dereceye varan sıcaklığında sabah 6.00, akşam 18.00 saatleri arasında, yeterli sayıda olmayan personelle  12 saat süreyle çalışmış olmaları takdir edilmesi gereken bir durum, bu da hem bir öz veri istiyor, hem de kendi mesleklerindeki güzelliği yansıtması anlamında ve halkımızla paylaşma anlamında da büyük katkı sağlıyor, bir defa daha kendilerine teşekkür ediyorum” diye konuştu.