Biz " homo sapiens sapiens" ler, doğada, öleceğini bilen,yegane canlı türüyüz. Bir o kadar da, ölümü kabul etmeyen, bu uğurda dinler yaratan-uyduran bir türüz...
Adam kötünün, kötüsü... Ölünün arkasından konuşulmaz der, SUSAR PISARIZ , riyakarca. Hem de ne iki yüzlülüktür bu tutum. Elbette, eline borazan alıp,tabutunun başında,adamın gelmişini geçmişini ortaya dökmek de olmaz .
Uygun bir şekilde, ""gerekmesi"" halinde,kirli çamaşırları ortaya dökülebilir.
Eski bir MERSİN cumhuriyet savcısı arkadaşımın odasında, ( talebi üzerine,nöbetçiyken,yanında olmamı istemişti), bir deste "" ensest" davasına bakıyorduk. Elli yaşlarında bir adam alındı içeri. Takım elbiseli, salon beyefendisi görüntüsünde. O an, 16 yaşında olan öz kızına, 12 yaşından beri tecavüz ediyormuş. Anne,artık dayanamamış, ne olursa olsun, ölümden öte yol yok deyip, "kocasını" savcılığa şikayet etmiş.
Şimdi, bu puşt öldüğünde, ne denecek arkasından !
Neyse...
Biz, sahne - perde ve ekran yıldızlarına bayılırız. Bayılırız ne kelime, taparız. Onların hayal ürünü , eğlencelik olduklarını , pat diye unutur,hiç aklımıza getirmeyiz.
Hiç aklımıza getirmeyiz ki, onları bu " sevyeye" , biz getirdik. Yıllar önce, yalnızca , RADYO  sinema vardı eğlencelik olarak. Derken TELEVİZYON girdi yaşamımıza. Şimdi , feysbuk-twitir-tiktiktok-instagram denilen , bir yığın " burun halkamız" var, yaradana şükür. Zamanında, 5,600 kişilik sinema salonları, 150,200 kişilik en fazla. 
Ama öyle "" beyaz perde " eserleri vardır ki, adeta kutsal metin gibidir,insana , yüksek bir bilinç ve ahlâk katıkısında bulunur; DERSU UZALA- YEDİ SAMURAY- AMARCORD- SEVMEK ZAMANI ( METİN ERKSAN) -  HAVADA BULUT ( SAİT FAİK/ TRT DİZİSİ)...
Ama öyle de " seyirci" kitlesi ( yani görsel tüketici ) vardır ki, bir teve dizisi kahramanı , öldürüldüğünde, ülkece , neredeyse milli yas ilan edilecekti, 1980 öncesinde. FALKONETTİ olayını , yaşı,anca 50 üzeri olanlar anımsayabilir. 
O da bir şey mi!
KURTLAR VADİSİ dizisindeki, BOŞNAK asıllı  kahraman ÇAKIR ( VOLKAN KAYNARCA), Memati'ye vurdurulup, öldürülmüştü, hatırladınız mı !
Güzel. Şimdi, STANBOL'da, BOSNAK göçmenlerin gelip, kurduğu ve bilahare ilçe olan YENİ BOSNA var. 
İşte tam orda, HAYALİ TEVE KAHRAMANI "" ÇAKIR'A" , YENİ BOSNALILAR, merkez camilerinde, "" ölüm mevlüdü " düzenlesinler mi!
ŞİMDİ DİKKAT LÜTFEN :
mersin BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ, ani bir hamleyle, bir zamanlar oyunculuk yapmış, ununu eleyip, duvara asıp, ABD nin "" NEW JERSEY" vilayetine yerleşip, orda,kalp krizinden vefat etmiş "" tolga savacı" nın , her nedense, ölüm yıldönümünü " hatırlamak" gereğini duymuş.
Şimdi kısa bir TOLGA SAVACI yaşam özeti:
Akif Tolga Savacı (6 Mayıs 1963, İstanbul – 26 Şubat 2024, New Jersey), Türk model ve oyuncu.
Hayatı
Akif Tolga Savacı, 6 Mayıs 1963 tarihinde İstanbul’da doğdu.[2] Ablası eski manken Sibel Savacı’dır. Ayrıca Zeynep Savacı adında bir kız kardeşi vardır.[3]
Fransız Koleji'ni bitirdi. 1983 yılında mankenlik eğitimi almak için İtalya'ya gitti. İki yıl İtalya, Almanya, Fransa'da mankenlik yaptı, su topu oynadı. Gençliğinde bir ara motosiklet yarışçılığı yaptı.[4]
Oyunculuğa 1985 yılında "Arzu" filmi ile Banu Alkan ile başrol oynayarak başladı, ardından Hülya Avşar ile "Tapılacak Kadın" ve "Sekreter" filmlerinde oynadı.[5]
Akif Tolga Savacı, ilk eşi Aylin Livaneli ile birlikte 1992-1993 yıllarında Show TV'de “Coke N Roll” adında bir müzik programı sundu. İkinci eşi Özlem İbrahimoğlu ile evli olduğu dönemde Dalyan’da, iki yıl boyunca “Kano” adında bir butik otel işletti.[6] Savacı, 3. evliliğini yazar Nermin Bezmen ile yaptı. Eşi ile birlikte ABD'nin New Jersey eyaletine yerleşen Savacı, klasik otomobillerin bakımı üstüne çalışmıştır.[7] Savacı, 26 Şubat 2024'te ikamet ettiği New Jersey'de 60 yaşında kalp krizi sonucu öldü.[8] 2 Mart 2024'te New Jersey de defnedildi.
-----------------------------/-------------------------------
Yahu birader, arkadaş, BELEDİYE azapları... Tolga SAVACI kiiim....
MERSİN kiiiimmm....
Mersin'in ve dahi ülkemin , yığınla sanatçısına sahip çıktınız veee geriye bir tek TOLGA SAVACI mı kaldı !
Not :
1 / youtube da, TOLGA SAVACI diye , 5-6 dakikalık bir paylaşım var. Aynen dediğim gibi, tapınanlar-ağlaşanlar ve özellikle de " çok yakışıklıymış" diyenler var da, o yüzden bu başlığı "" KULLANDIM".
2/ YAZIYI beğenen arkadaşlardan bir kaçı aradı. Abi, ille de " bütün kuşları sevdiniz, geriye bir tek LEYLEK " kaldı mecazını da yaz lütfen dediler. 
OKUYUCU , bizim velinimetimizdir. 
Aynen katılıyorum okuyucularımın dileklerine...
Leylekleri ve diğer kuşları , saygı ve sevgiyle kucaklıyorum